Anna, sıkıntılı geçmişinden kaçıp huzuru bulmayı umarak ıssız bir dağ yamacına koşar. Ancak burada da eski hayatı peşine düşer. Ev dinlenmektedir ve Anna'nın gizli ajan olarak eski hayatına dönmesi gerekmektedir. Dağın tepesindeki evin huzuru, Anna'nın iç kargaşasından kaçacak bir sığınak gibiydi. Ancak sessizlik bir yanılsamaya, kaçışının ne kadar geçici olduğunun bir hatırlatıcısına dönüştü. O gece Anna'nın rüyaları eski yükümlülüklerin gölgeleriyle doluydu ve sabah güneş doğduğunda Anna'nın geçmişi hâlâ aklından çıkmıyordu. Kendini izole etmeye çalıştı ama sırlar evin derinliklerinde gizlenmişti.