Neşeli ve umutlu bir genç olan Rama Krishna, siyasi liderliğin hayalini kuruyor. Ancak hayat ona beklenmedik ve karmaşık bir yolculuk sunar. İlk başta güvenini sarsan siyasi entrikalarla karşılaşır. Bunu yaparken zorlu bir öğrenme ve büyüme sürecine girer. İnsanların zorluklarını derinden hissettiği için liderliğin sadece güç ve otorite değil, aynı zamanda empati ve sorumluluk gerektirdiğini de anlıyor. Krize yol açan bir anda bir karar vermek zorunda kaldığında doğru yolu bulmakta zorlanabilir. Ancak her hata ve başarısızlık onun için yeni bir öğrenme fırsatıdır.